“Küresel rüzgar gücü planları, 2030 gayesine ulaşmada yetersiz”

Londra merkezli memleketler arası fikir kuruluşu Ember, mevcut rüzgar enerjisi kurulu gücünün yüzde 99’unu oluşturan 70 ülke ve Avrupa Birliği’nin (AB) 2030’a yönelik ulusal rüzgar gücü maksatlarını ve bu gayelerin geçen yıl COP28’de açıklanan “küresel yenilenebilir güç kapasitesini üç katına çıkarma” maksadıyla uyumlu olup olmadığını tahlil etti.

Rapora nazaran, ülkelerin ulusal amaçları 2030’a kadar global rüzgar gücü kapasitesinin iki katına çıkarılmasını sağlarken, COP28’de açıklanan kelam konusu taahhüde ulaşılmasında yetersiz kalıyor.

Mevcut ulusal maksatlar, rüzgar gücü kapasitesinin 2 bin 157 gigavat, bir öbür deyişle 2022 sonundaki 901 gigavatlık rüzgar enerjisi kurulu gücünün 2030’a kadar 2,4 kat katına çıkmasını sağlıyor.

Hedef üç katı

Rüzgar gücü kapasitesinin üç katına çıkarılması için dünyada 585 gigavat ek kapasite artışı gerekiyor.

Ulusal gayeler kapsamında öngörülen iki kat artışın büyük kısmının ise Çin’deki büyümeyle sağlanması bekleniyor. Çin’in 2030′ kadar rüzgar gücü gücünü mevcut düzeyinden üç katına çıkaracağı ve 2024’ten 2030’a kadar dünyadaki rüzgar gücü kapasitesi artışının yarısından fazlasını oluşturacağı öngörülüyor.

ABD ve Hindistan’da ise mevcut 2030 gayelerini karşılamak için gerekli kurum ile iddia edilen ortasında büyük bir boşluk bulunuyor.

Öte yandan, tüm ülkeler maksatlarının gerisinde kalmıyor.

Brezilya’nın 2030 maksatlarına ulaşması için 2024-2030 ortasında yıllık 0,3 gigavat rüzgar gücü santrali inşa etmesi gerekiyor. Brezilya geçen yıl 5,3 gigavat rüzgar enerjisi kurulu gücü ekleyerek rekor kırarken, Uluslararası Enerji Ajansı, ülkenin 2030’a kadar yılda ortalama 2,4 gigavat rüzgar kapasitesi inşa edeceğini öngörüyor.

Türkiye ise 2030’da elektriğinin yüzde 12’sini rüzgar gücünden üretme amacına neredeyse ulaştı lakin rüzgar gücü potansiyeli, mevcut amaçların çok üzerinde ve daha yüksek bir maksat belirleme kapasitesi bulunuyor.

“Rüzgar gereğince ilgi görmüyor”

Ember Elektrik Analisti Katye Altieri, rapora ait değerlendirmesinde, “Hükümetler bilhassa kara rüzgar gücü kapasitesi olmak üzere bu alanda gereğince savlı ve istekli değil. Ucuz elektrik sağlamasına ve güneş gücünü tamamlamasına karşın, rüzgar gereğince ilgi görmüyor” tabirlerini kullandı.

Küresel Rüzgar Gücü Kurulu (GWEC) Üst Yöneticisi Ben Backwell rüzgar gücünün pak güç dönüşümünün merkezinde yer alması gerektiğini belirterek, “Kurulan her gigavat, yeşil bir dünyaya hakikat atılan bir öbür adım. Maksatlar, gidilecek istikametin belirlenmesinde kilit bir rol oynuyor, lakin iklim değişikliğiyle sahiden gayret eden, pak sanayi ve inançlı güç sağlayan tek şey, bu gayeleri gerçekleştiren gerçek eylemler” değerlendirmesinde bulundu.